Şunu çok iyi biliyoruz ki şehirler, yalnızca yollardan ve binalardan ibaret değildir. Özellikle bu şehir Konya ve Konya’mızın kalbi Karatay ise.
Konya’mız; binlerce yıllık geçmişi, zengin ve derin tarihi ile birçok medeniyete ev sahipliği yapmış, önemli bir kültür, ticaret ve siyaset merkezi olarak insanlığın hizmetinde bulunmuştur.
Karatay; medeniyet değerlerimizin en önemlilerinden olan ve dünyanın dört bir tarafında büyük saygı gören Hz. Mevlânâ’yı, Şems-i Tebrizi’yi ve daha birçok kıymetli ismi bağrında misafir etmiş bir ilçedir.
Karatay; medreseleri, camileri, hanları ile tarihleri aşıp gelerek günümüzü aydınlatan kadim mirasıyla yüzyıllardır olduğu gibi bugün de ülkemizin gözbebeği olmayı sürdürmektedir.
Bizim için marifet; medeniyetimizin merkezi Karatay’ı mutlu yarınlara vatandaşlarımızla birlikte hazırlamaktır.
Bizim için başarı; Karatay’da yaşayan tüm hemşehrilerimizin hayatını kolaylaştırmak, yaşamlarına mutluluk katmak ve 7’den 70’e ilçemizdeki herkese dokunmaktır.
Bizim için ödül; Karataylı her bir hemşehrimizin gönlüne girmek ve yeni gönül köprüleri kurmuş olmaktır.
Bu gurur ve gayretle bir başka Karatay için çalışmaya devam ediyoruz. Çünkü “Kader gayrete aşıktır.”
Liyakat ve sadakat sahibi bir gulâmın Türkiye Selçukluları döneminde devlet hizmetindeki yükselişine en iyi örneklerden biri Emir Celaleddin Karatay’dır.
Alâeddin Keykubad ve halefleri döneminde sırasıyla “Emîr-i devât”, “Emir-i taşt”, “Hazinedâr-ı hâss”, “Naib-i saltanat” ve “Atabeylik” gibi önemli görevlerde bulunmuştur.
Moğolların idari olarak Anadolu’ya hakim olduğu bu devirde Celaleddin Karatay bir meşveret meclisi kurarak II. İzzeddin Keykâvus’un tahta geçmesine öncülük etmiştir.
Celâleddin Karatay, İzzeddin Keykavus’u yolcu etmek için gittiği Kayseri’de H 652 (M 1254)’te vefat etmiştir. Karatay’ın cenazesi dönemin geleneklerine uygun olarak Konya’ya getirilerek kendisine ait medresenin yanındaki türbede defnedilmiştir.